2025 yılı, Boeing ve Airbus gibi imalat sektöründeki ikili tekeller için oldukça hareketli geçti. Bu yılın galibi kim oldu?
Ticari havacılıkta, diğerlerinden daha önemli olan iki rakam var: Siparişler ve teslimatlar.
Siparişler, geleceğe olan güveni ölçer; havayolları, yıllarca göremeyecekleri uçaklara milyarlarca dolarlık yatırım yaparlar. Teslimatlar ise endüstriyel gerçekliği yansıtır: üretilen, teslim edilen ve bedeli ödenen uçaklar.
The Aviation Hub’ın analizine göre, 2025 yılında, bu iki skor tablosu sektörün hakim üreticileri Airbus ve Boeing için farklı hikayeler anlattı.
2025 yılının Kasım ayı sonuna kadar Airbus teslimatlarda açık ara önde giderken, Boeing net siparişlerde öne geçti.
Bu farklılık bir çelişki değil, her bir şirketin stratejik, operasyonel ve ticari açıdan nerede durduğunu gösteren açıklayıcı bir tablo sunuyor.
2025 rakamlarına genel bakış
Trendleri yorumlamadan önce, 2025 Kasım ayı sonu itibarıyla mevcut ham rakamları temel alarak bakmak faydalı olacak:
| Rakamlar (11 aylık) | Ticari uçaklar | |
| Airbus | Boeing | |
| Teslimatlar | 657 | 537 |
| Brüt siparişler | 797 | 1000 |
| Net sipariş (İptal sonrası) | 700 | 908 |
Teslimatlar: Airbus’ın uygulama avantajı sürüyor
Teslimatlar, endüstriyel performansın en somut kanıtı olarak görülüyor. Gelir tanıma, nakit akışı ve nihayetinde finansal güvenilirliği belirliyor.
Bu açıdan Airbus, 2025 yılında önemli bir liderliği korudu ve Kasım ayına kadar Boeing’den yaklaşık 120 uçak daha fazla teslimatını gerçekleştirdi.
Bu avantaj, birkaç yapısal gerçeği yansıtıyor. Airbus, 2020’lerin başından bu yana, özellikle yüksek hacimli A320neo ailesinde nispeten istikrarlı bir üretim tabanından faaliyet gösteriyor.
Airbus, kesintilerden tamamen muaf olmasa da, Boeing önceki krizlerden kaynaklanan üretim, kalite kontrol ve düzenleyici zorluklarla uğraşmaya devam ederken, daha yüksek üretim seviyelerini sürdürebildi.
Ancak 2025 yılı, Airbus’ın teslimat liderliğinin garanti edilmediğini de gösterdi.
Yılın sonlarında şirket, A320 ailesi için gövde bileşenleriyle ilgili tedarik zinciri sorunlarını gerekçe göstererek, yıl sonu teslimat beklentisini yaklaşık 790 uçağa düşürdü.
Kasım ayı teslimatları önceki aylara göre yavaşladı ve tek bir tedarikçinin bile aksaklık yaşaması durumunda yüksek oranlı dar gövdeli uçak üretiminin ne kadar savunmasız olabileceğini ortaya koydu.
Buradan çıkarılacak sonuç Airbus teslimat lideri olmaya devam ediyor, ancak hata payı manşet rakamlarının gösterdiği kadar geniş değil.
Siparişler: Boeing ticari canlılığa dönüyor
Teslimatlar bugünü tanımlarsa, siparişler geleceği tanımlar ve bu konuda Boeing 2025 yılında açıkça üstünlük sağladı.
Kasım ayı sonuna kadar 908 net sipariş alan Boeing, Airbus’ı 200’den fazla uçakla geride bıraktı. Bu sadece sayısal bir zafer değil, müşteri duyarlılığında anlamlı bir değişimi temsil ediyor.
Boeing’in sipariş alımının program kesintileri ve belirsizlik nedeniyle birkaç yıl boyunca azaldığı bir dönemin ardından, havayolları ve kiralayıcılar büyük taahhütlerde bulunma konusunda yeniden istekli olduklarını gösterdiler.
Özellikle, Boeing’in 2025 yılındaki sipariş gücünün büyük bir kısmı, 787, 777 ve 777X aileleri dahil olmak üzere geniş gövdeli uçaklardan kaynaklandı.
Geniş gövdeli uçak siparişleri, aylık artışlar yerine büyük bloklar halinde gelme eğiliminde ve genellikle havayollarının uzun vadeli stratejik planlamalarını yansıtıyor: Filo yenileme, ağ genişletme ve kıtalararası kapasitenin yeniden inşası.
Boeing’in bu alandaki başarısı, birçok müşterinin artık geniş gövdeli uçak programlarının istikrar kazandığını ve gelecekteki teslimatların vaat edildiği gibi gerçekleşeceğini düşündüğünü gösteriyor.
Dar gövdeli uçaklar ve geniş gövdeli uçaklar: İki çok farklı risk profili. 2025’teki farklı sipariş ve teslimat sonuçları, uçak karışımıyla yakından ilgili. Airbus’ın ticari hakimiyeti, dar gövdeli segmentte kök salmış durumda.
A320neo ailesi ölçek, verimlilik ve tekrarlayan talep sağlar, ancak Airbus’ı yoğun risklere de maruz bırakır.
Üretim oranları son derece yüksek olduğunda, küçük aksaklıklar hızla teslimat hedeflerinin kaçırılmasına yol açar, 2025’in sonlarında görüldüğü gibi.
Buna karşılık, Boeing’in 2025 sipariş defteri daha çok geniş gövdeli uçaklara yönelik. Bu uçaklar daha yüksek birim fiyatlara ve stratejik öneme sahiptir, ancak aynı zamanda daha karmaşık üretim ve daha uzun teslimat süreleri gerektiriyor.
Geniş gövdeli uçakların başarısı, sipariş birikimini ve uzun vadeli gelir potansiyelini artırsa da, bu durum hemen teslimat hacmine veya nakit akışına yansımaz.
Bu nedenle, Airbus’ın gücü operasyonel verimlilikken, Boeing’in 2025’teki gücü ticari ikna gücü.
Sipariş birikimi: Boeing ve Airbus için talep bir kısıtlama değildir
Her iki üretici de 2025’i tarihsel olarak büyük sipariş birikimleriyle kapattı ve bu da uzun yıllar boyunca üretimi garantiledi:
Airbus sipariş birikimi (2025’in 3. çeyreği sonu itibarıyla): ~8.665 uçak,
Boeing sipariş birikimi (Kasım 2025 itibarıyla): ~6.019 uçak
Bu rakamlar önemli bir noktayı vurguluyor: Her iki şirketin de talep sıkıntısı yoktur. Havayolları uçak istiyor ve bunları büyük miktarlarda istiyor. Asıl darboğaz, sipariş birikimini öngörülebilir oranlarda teslim edilen uçaklara dönüştürme yeteneği, yani uygulama.
Bu bağlamda, siparişler hala önemlidir, çünkü üreticilerin hayatta kalmak için onlara ihtiyacı olduğu için değil, marjda güven sinyali verdikleri için.
Bugün yeni sipariş veren havayolları, yarın hangi üreticinin en güvenilir olacağına bahis oynuyor.
Finansal etkiler: Şimdiki nakit gelecekteki güven
Finansal açıdan bakıldığında, Airbus’ın teslimat avantajı kısa vadede daha güçlü nakit akışı anlamına gelirken, Boeing’in sipariş ivmesi uzun vadeli gelir görünümünü iyileştiriyor. Hiçbir avantaj diğerini tam olarak ikame edemiyor.
Airbus için zorluk, önümüzdeki yıllarda üretimi daha da artırırken teslimat performansını korumak.
Boeing için zorluk, bugünün siparişlerinin yarının endüstriyel ve düzenleyici kapasitesini aşmamasını sağlamak.
Yatırımcılar, tedarikçiler ve müşteriler her ikisini de yakından izliyor ve onları vaatlere göre değil, tutarlılıklarına göre değerlendiriyor.
2025’te Boeing ve Airbus: Bir geçiş yılı mı?
2025, Airbus-Boeing rekabetinde net bir kazanan ortaya çıkarmak yerine, bölünmüş bir karar verdi.
Airbus, yeni zayıflıklarını ortaya koyarken bile sektörün en güvenilir teslimat motoru konumunu yeniden teyit etti.
Boeing, fiziksel üretimde geride kalmaya devam etse de, özellikle geniş gövdeli uçaklarda cazip bir ticari rakip olduğunu yeniden kanıtladı.
Bundan çıkarılacak daha derin ders, rekabet savaşının evrimleştiğidir. Uçak satmak artık zor olan kısım değil. Onları zamanında, ölçekli ve titiz standartlara uygun olarak üretmek zor olan kısım.
Bu anlamda, 2025 yılı “kimin kazandığı” ile değil, ticari havacılıkta rekabetin bir sonraki aşamasını ne kadar net bir şekilde ortaya koyduğu ile hatırlanabilir.
(Ajans Bizim)








