Smartwings, Avrupa’nın dar gövde filolarından birine sahip, charter ve tarifeli seferler düzenleyen, yüzlerce pilotu ve binlerce çalışanıyla onlarca ülkede operasyon yürüten bir havayolu şirketi…
Pandemi döneminde defalarca batmaktan kurtulan, Ülke sivil havacılığında da sık sık sorunlara neden olan şirket Smartwings, bir Türk şirketi Pegasus Airlines tarafından borçlarıyla birlikte sadece ve sadece 154 milyon euro karşılığında satın alınıyor…!
Bir uçağın liste fiyatının 100–120 milyon dolar olduğu bir dünyada, böylesine büyük bir havayolu şirketinin bu seviyede bir bedelle el değiştirmesi ister istemez şu soruyu akla getiriyor:
“Bu işte bir gariplik yok mu?”
Bu haber Türkiye’de doğal olarak büyük bir başarı hikayesi olarak servis edildi ve medyamızın ilgisini çekmeyi başardı… Pegasus’un bu hamlesi Smartwings’in geniş destinasyon ağı sayesinde Avrupa’da ayak izini genişletmesi anlamında oldukça önemli.
İşin ilginç yanı, Çekya tarafının neredeyse sessiz kalması. Normal şartlarda bu büyüklükte bir satışta ülke medyasının manşetlerinden ekonomistlerin yorumlarına, iş dünyasının analizlerinden hükümet açıklamalarına kadar geniş bir tartışma beklenirdi.
Fakat ortada neredeyse hiçbir şey yok. Çek medyasında sadece küçük notlarda, “satış sürecinin 2026 yılında tamamen netleşebileceği” ifadeleri yer alıyor. Yani ortada kesinleşmiş bir devrin bile olmadığı anlaşılıyor.
Araştırmalarımıza göre, Smartwings uzun yıllardır mali sorunlarla, borç yapılandırma ve devlet desteği tartışmalarıyla gündemdeydi. Filonun büyük kısmı leasing üzerinden yönetiliyor, yani uçakların çoğu şirketin malı değil. Bu nedenle 154 milyon euro’luk satış bir yönüyle mantıklı görünse de, “borçlar nasıl devrediliyor, varlıklar nasıl değerleniyor, şirket hangi yükümlülüklerle birlikte gidiyor?” soruları şu an için havada kalıyor.
Pegasus cephesinde ise süreç büyük bir stratejik genişleme olarak görülüyor. CEO Güliz Öztürk kısa açıklamasında, “Avrupa operasyonlarımızı güçlendirecek, Prag merkezli geniş bir pazara etkin şekilde erişim sağlayacak önemli bir adım atıyoruz” dedi. Ancak şirket yönetimi bile satın almanın regülasyon süreçlerine ve 2026’da netleşecek onay mekanizmalarına bağlı olduğunu açıkça vurguluyor.
Pegasus için bu satın alma doğru yönetilirse güçlü bir Avrupa hamlesine dönüşebilir. Ancak Çek tarafındaki suskunluk, satış rakamının şaşırtıcı derecede düşük olması ve sürecin 2026’ya sarkan belirsizliği ister istemez soru işaretlerini büyütüyor.
Avrupa’nın önemli charter pazarlarından birinin bu bedelle el değiştirmesi, “Acaba bilmediğimiz başka neler var?” sorusunu akla getiriyor ister istemez!
Çekya Devlet bürokrasisini yakından ilgilendiren Bu satın alma sürecinin 2026 yılı boyunca gündemdi işgal edeceği açık. Önümüzdeki aylarda bu satın almanın altından çıkacak detaylar, iki ülke havacılık kulislerinin en sıcak başlıklarından biri olacağının sinyallerini şimdiden veriyor.








